İlk Görüşte Aşk

     “Ana başa tac imiş

     Her derde ilaç imiş

     Bir evlat pîr olsa da

     Anaya muhtaç imiş”

     Merhaba Sevgili Okurum.

     Bu yazımı kıymetli anneciğime ithaf ediyorum.

     Anadolu geleneğinin ayrılmaz parçası mânilerimizi bilirsin.

     Ben küçükken dedemden çok dinledim.

     Masalsız, ninnisiz, manisiz bir çocukluk bence yarım kalır, eksik kalır. Bebekler bunlar sayesinde uyur da büyür, tıpış tıpış yürür, büyük adamlar olur ve günü geldiğinde dünyayı başka bir şeylere dönüştürürler. İcatlar yaparlar, uzaya füze fırlatırlar, hastaları iyileştirirler, dev binalar yaparlar, müsabakalar kazanırlar, anne, baba olurlar.

     Gelelim tekrar sözümüzün başındaki manimize. Uyur büyürsün, tıpışır yürürsün, okur dünyaları yöneten bile olursun ama “annenin kuzusu” olmaya devam edersin. Hepiniz duymuşsunuzdur, annem öldüğünde büyüdüğümü anladım, diye bir cümleyi.

      Evet, ölüm diye bir şey var ve yaşamın hemen yanıbaşında. İçimizden bazıları annesini kaybetti ve büyüdü.

     Henüz bedenli haliyle yanınızda ise bu Anneler Günü´nde ya da size özel bir anne gününde onun şefkatli kucağına kendinizi bırakıp çocukluğunuzun tadını çıkarın. O, ilk görüşte aşk yaşadığınız ilk kişi. Sizi makyajsız seven tek kişi olduğunu da eklemeliyim.

     Annenizle aranıza limon da girmiş olabilir. Dünya adlı mekanda olası bir durum. O limonu sıkın ve annenizle sıkı bir dostluğa can suyu verin. Çünkü sizler de çok iyi biliyorsunuz ki cennet annelerin ayağı altında.

     Cennet burada da var. Sağlık, huzur, bereket olarak. Bu güzelliklerin aktarıcısı ise “Anne”. Rahmine düştüğünüz andan itibaren size yaptığı biyolojik yatırım sadece küçük bir başlangıç. Bedenlerinizin ayrılmasından sonra da yatırımlar peş peşe geliyor.

     Ağlarsa anneniz ağlıyor, gerisi yalan ağlıyor. Bir de ne vardı, “Ana gibi yar Bağdat gibi diyar olmaz.”

     Kötü anneler de var, diyebilirsiniz. İyilik ve kötülük meselesi küçük insan bilincimizle çözebileceğimiz bir şey olmayabilir. Belki sadece doğurmuş olması bile yeterli, bilemiyorum. Ya da kötülük de gördüysek, iyilik; iyidir diyorum. Ben de küçük bir insan bilinciyim. Senin gibi.

     Şimdi buradan beni doğuran büyüten ve kalbinde kocaman bir yer kapladığımdan emin olduğum anneme sesleniyorum:

      Biricik annem, Anneler Günü´nü kutluyorum ve bana yaptığın maddi manevi tüm yatırımlar için sana duyduğum şükranı bu yazım aracılığıyla iletiyorum. Lütfen uzunca bir süre yanımda ol. Pîr de olsam, anne kucağı gibi bir “makam” sadece sende mevcut.