Gebelikte Şeker Yükleme Testi: Gerçekten Zararlı mı?
Değerli okuyucularım,
Anne olmak, bir kadının hayatındaki en özel ve unutulmaz dönemlerden biridir. Bu süreçte hem annenin hem de bebeğin sağlığını koruyabilmek için bazı testler yapılması gerekir. Son zamanlarda sıkça gündeme gelen ve zaman zaman tartışmalara konu olan “şeker yükleme testi” de bunlardan biridir. Bu yazıda, halk arasında zaman zaman yanlış anlaşılan bu testin ne olduğunu, neden yapıldığını ve gerçekten zararlı olup olmadığını bilimsel veriler ışığında sizlerle paylaşmak istiyorum.
Tıbbi adıyla Oral Glukoz Tolerans Testi (OGTT), gebeliğin 24–28. haftaları arasında yapılan, gebelik şekeri (gestasyonel diyabet) riskini belirlemeye yarayan bir tarama testidir. Gebelik hormonları, vücutta insülin direncini artırarak kan şekerinin yükselmesine neden olabilir. Eğer bu durum fark edilmezse, hem anne hem de bebek için ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle gebelere genellikle bu test önerilir. Düşük riskli gebelerde doktorun kararıyla test yapılmayabilir; ancak ülkemizde diyabet sıklığının yüksek olması, beslenme alışkanlıklarımız ve genetik yatkınlık nedeniyle bizler genel olarak orta ve yüksek riskli grupta yer alıyoruz. Bu da neredeyse tüm gebelere testin yapılmasını gerektiriyor.
Bu test iki yöntemle uygulanabilir: tek basamaklı ve iki basamaklı.
• Tek basamaklı yöntemde 75 gram glukoz içirilir ve aç karnına yapılan bu testle hem tarama hem de tanı aynı anda konulabilir.
• İki basamaklı yöntemde ise önce açlık gerektirmeyen 50 gramlık bir tarama testi yapılır. Eğer sonuç belirlenen eşik değerin üzerindeyse, 100 gramlık ikinci bir testle tanı netleştirilir.
Her iki yaklaşımın da avantaj ve dezavantajları vardır. Örneğin 50 gramlık test yemek sonrası yapılabildiği için daha esnektir; ancak ikinci test gerektiğinde 3 saatlik bir işlem gerekir.
Peki test pozitif çıktığında ne oluyor?
Eşik değer 140 mg/dL olarak kabul edilirse, yaklaşık %15–25 oranında kişide test pozitif çıkar ve 100 gramlık OGTT gerekir. Ancak bu eşiği 130 mg/dL’ye çekersek, daha fazla kişiye ikinci test yapılması gerekir. Burada önemli olan dengeyi kurmaktır: daha çok kişiyi test etmek, bazı olguları kaçırmamak adına faydalı olabilir.
Unutulmamalıdır ki gebelik şekeri, daha önce hiç diyabeti olmayan kadınlarda bile gelişebilir ve tedavi edilmediğinde ciddi sonuçlar doğurabilir.
• Anne adayında yüksek tansiyon, erken doğum ve sezaryen ihtimali artabilir.
• Bebekte aşırı kilo, doğum travması, düşük kan şekeri, solunum sorunları ve hatta anne karnında kayıp gibi hayati riskler oluşabilir.
• Yenidoğan döneminde sarılık, yoğun bakım ihtiyacı, ilerleyen yıllarda obezite, şeker hastalığı ve kalp-damar sorunlarına yatkınlık gözlenebilir.
Üstelik yapılan araştırmalar, gebelik şekeri olan annelerin bebeklerinde bu etkilerin epigenetik mekanizmalarla ortaya çıktığını, yani genetik yapı değişmeden, genlerin nasıl çalıştığını etkileyerek uzun vadeli sağlık sorunlarına zemin hazırladığını göstermektedir.
Peki test zararlı mı?
Zaman zaman medyada “şeker yüklemesi zararlıdır” şeklinde görüşler yer alsa da bugüne kadar yapılan çok sayıda bilimsel araştırmada bu testin anneye ya da bebeğe zarar verdiğine dair ikna edici bir kanıt bulunmamıştır. Amerikan Kadın Doğum Uzmanları Derneği (ACOG), Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Türk Jinekoloji ve Obstetri Derneği (TJOD) gibi uluslararası ve ulusal kurumlar, bu testin güvenli olduğunu ve rutin olarak yapılmasını önermektedir.
OGTT’de verilen şeker miktarı (örneğin 75 gram), bir dilim baklava ya da bir kutu meyve suyuna denk gelen basit bir karbonhidrattır. Vücut bu şekeri kısa sürede tolere eder ve test kısa sürede tamamlanır. Aslında amaç, vücuda yapılan bu küçük şeker yüküne karşı annenin kan şekerinin nasıl tepki verdiğini ölçmektir. Bu nedenle test hem zararsız hem de güvenli bir yöntemdir.
Sonuç olarak; şeker yükleme testi, gebelikte anne ve bebek sağlığını korumak adına uygulanan, bilimsel temelli ve güvenli bir tarama yöntemidir. Kulaktan dolma bilgilerle değil, doktorunuzun yönlendirmesiyle hareket etmek bu süreçte atılabilecek en doğru adımdır.
Unutmayın: Bilgi, korkunun en güçlü panzehiridir.
Sağlıkla kalın…