AŞK

“Hazza koş acıdan kaç” sistemimiz tam da bu mekanizma üzerine kurulu keyif veren eylemler hepimiz için temel motivasyon kaynağımız. Acı ise telaffuzu bile içimizi huzursuz ediyor peki ya nasıl oluyorda acıyı yaşayacağımızı bile bile Aşka düşüyoruz belki de aşka düşmüyor Aşka yükseliyoruz. Aşka yükselmek tabiri daha hoş geldi. Elbette iki tarafda aynı duygular içerisindeyse ve aynı Farkındalık seviyesindeyse beraberce yükselip, beraber aynı yolu paylaşıp yol arkadaşlığına başlamışsa ne kadar acı veya zor süreçler olsa da ilişkiler de büyüyüp yükselecektir. İlişkinin 1. Aşamasında etkili olan yani aşkı, tutkuyu yaşatan hormonun Amfetamin olduğunu geçen sayıda bahsetmiştim. 2. Aşama ise sevgi bağlılık, inanç, güven de rol oynayan hormon Endorfindir. Aşk da etkili olan diğer hormonlardan testesteron hormonu çoğunlukla erkeklerde olmakla birlikte kadınlarda az miktarda vardır aşk anında ortaya çıkan bir hormondur. Erkeği cinsel birlikteliğe fizyolojik hazırlar. Östrojen hormonu ise kadında aşk anında vajinal bölgenin kanlanmasını sağlar. Testesteron ve östrojen hormonu aşk ve cinsellik arasındaki ilişkiyi görebiliriz.

Testosteron: Çoğunlukla erkekte ama kadında az miktarda olacak şekilde aşk anında salınan bir hormondur. Erkeği olası bir cinsel birliktelik için hazırlar ve penis- testis kanlanmasını artırır. Dopamin hormonu salgılandığında tüm dikkatimizi aşık olduğumuz kişiye yöneltmemizi sağlar dolayısıyla tüm dikkatimizi enerjimizi aklımızı fikrimizi karşımızdakine yöneltiriz. Dopamin beynin ödül merkezidir. Salgılandığı zaman keyif hissi uyandırır. Seratonin ise mutluluk hormonudur. Takıntılı olarak aşık olduğumuz kişiyi düşünmemeniz bu hormondan kaynaklanır. Daha önceki yazıda dopamin, seratonin hormonunu detaylı olarak açıkladığım için aşkta etkili olan diğer hormonlara bu sayıda yer verdim.

Aşkın ilk dönemi yukarıda salgıladığımız kimyasallar ve hormonlar sebebiyle oldukça heyecanlı ve keyiflidir. Ancak bunlar zamanla azalır aşk yerini sevgiye bırakır sevgi bağlılığa dönüşür aşkın heyecanı bitebilir ancak sevgi ve bağlılık duyguları ile ömür boyu devam eder bu dönemde oksitosin ve vazopresin hormonları ortaya çıkar bu kimyasallar karşımızdakine uzun süre bağlı kalmamızı sağlar dolayısıyla aşk ömür boyu devam eder.

Sonuç olarak aşk biyokimyasal süreçleri ve bedensel tepkiler ile beyinde başlar ve beyinde biter.

Aşk kelimesi Arapça ‘Aşaka’ kelimesinden türemiştir. Aşaka sarmaşık demektir. Kendi içinde bireyselliğini yitirmeden benleri yok edip biz olma bilincidir.

Yazın gelmesiyle birlikte aşkı yaşadığınız ve yaşattığınız bir hafta olmasını dilerim. Sevgilerimle….