Çok Bulutlu

13°C
Konya

BAĞLILIK MI BAĞIMLILIK MI?

Kayıt Tarihi: 30.01.2022 17:49 - Son Güncelleme: 07.10.2025 05:31
YAZI
A
Bağlılık birine karşı sevgi hissetme saygı duyma sadakat biz olabilme halidir. 
Bağımlılık ise bir kişiye bir nesneye önlenemez bir şekilde arzu duyma veya başka iradeye karşı koyamamak olarak tanımlanabilir.
İlişkilerde bağımlılık kişinin davranışlarını, duygularını aynı zamanda düşüncelerini  kontrol etmek istemesine rağmen kontrol edememesidir. Kendisini bir başka kişiye muhtaç hissetme onsuz yaşayamayacağına dair saplantılı düşüncelerinin olmasıdır. 
 
Her ne kadar bir kişiye olan bağımlılık kulağa hoş gelse de ilişkilerin başlarında keyifli gibi görünse de aslında her iki tarafı da zamanla yıpratan bir hal almaya başlar. 
 
Duygusal ilişkilerde veya evlilikler de çiftlerin birbirlerini hayatlarının merkezine koyup tek beden tek ruh gibi hissetmeye başlamaları başka hiç kimse yokmuş gibi yaşama arzuları bağımlılığa giden ilişkinin bir göstergesidir. İlişkilerde kaybetme korkusu yaşayan, özgüveni olmayan, öz değeri düşük kendini yetersiz ve değersiz hisseden, öncesinde olumsuz ilişkiler yaşamış kişiler de bağımlı ilişki yapısına daha çok rastlayabiliriz. 
 
Kişi eksiklik ve yetersizlik duygusundan kaynaklı olarak partnerini kendi gölgesine almak ve kendi yörüngesinde tutmak ister. Bağımlı ilişkilerde izole bir yaşam vardır kişilerin başbaşa geçirdikleri zaman fazladır ancak arkadaşları ve aileleri ile iletişim zamanla azalmıştır ve iletişimi sadece partneriyle sınırlı tutarlar bu durum zamanla bireylerin birbirlerine olan mecburiyetlerini artırır çünkü insan iletişim kuran sosyal bir varlıktır iletişim kurduğunuz kişi sayısını sınırlandırdığınızda iletişim çemberi daralmış olur dolayısıyla tek bir kişiye mecbur hissetmeye başlarız. 
 
Kişi kendi kendine “o benim her şeyim onsuz yapamam veya o bensiz yapamaz” gibi gerçekçi olmayan düşüncelerle zihnini doldurur. Konfor alanını kaybetme endişesi daha çok kişilerin birbirlerine bağımlılıklarını artırır yani aslında çok seviyor gibi görünmek kaybetme korkusunun dışa vurulmasıdır. Bu ilgiden ve sevgiden mahrum kalacağını hissettiğinde kişi karşı tarafa daha fazla bağımlı davranışlar sergileyebilir karşısındakinin hayatını kısıtlayabilir kaybetme ve uzaklaşma ihtimalini ortadan kaldırmış olur. 
 
Bağımlı ilişkilerdeki kişilere baktığımızda bir çeşit ebeveyn çocuk ilişkisine devam ettirdiklerini söyleyebiliriz çocuklukta ebeveynleri ile kurdukları veya kuramadıkları ilişkinin örüntüsünü yetişkinlikte de devam ettirme çabasına girebilirler. Bağımlı ilişkilere kişilerden biri ebeveyn rolünü üstlenirken diğeri çocuk rolünü alabilir zaman zaman bu roller değişiklik gösterebilir. Ebeveyn çocuk ilişkisinde cinsel birlikteliğe yer yoktur bu nedenle çiftler çok iyi anlaşsalar bile cinsel açıdan birbirlerini arzulamazlar uzun süre seks yapmadan ilişkilerini devam ettirebilirler. Yani bağımlı ilişkilerde zamanla cinsel istek bozuklukları ortaya çıkmaya başlayabilir. Erkeklerde cinsel isteksizlik ereksiyon problemleri ileri derecede erken boşalma aynı şekilde kadınlarda da cinsel isteksizlik sorunu karşımıza çıkmaktadır.
 

 

Bağımlı ilişkilerde kıskançlık kontrol edilemeyen öfke patlamaları, asosyal bir yaşam iki tarafında kendine ayrı özel zamanların olmaması şeklinde ilişki problemleri zamanla ortaya çıkmaya başlar 
 
Hayattan zevk almak keyifli ancak zevke bağımlı olmak ve hayatı zevk üzerine inşa etmek ise bağımlılık göstergesidir. Bağımlılık hastalık seviyesine gelmişse eğer ruh sağlığı uzmanından destek alınması gereken bir sürece dönüşür. Keyif aldığımız şeyler bize zor gelmemeli yıpratmamalı, pek çok şeyde olduğu gibi bağlı olmak kişiyi motive eder birlikteliklerde ilişki yürütür bağımlılık ise zamanla kişileri birbirinden uzaklaştırır.
 
Bağlı olduğunuz ve bağlılığınıza güvendiğiniz keyifli bir hafta dilerim sevgilerimle…
ETİKETLER:

YORUM YAP

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Duygu Özer

Duygu Özer

Yazarın Diğer Yazıları