Üşenme, Erteleme…

Yapmam gereken işler var ama yapamıyorum. Ders çalışmak istiyorum ama çalışamıyorum veya vücut ağrılarıma rağmen spora başlamak istiyorum ancak başlayamıyorum çünkü erteliyorum. Ertelemek çağımızın temel problemlerinden birisidir. Motivasyon eksikliğinden bahsederiz motivasyon Latince bir kelimedir ve harekete geçiren güç demektir. Peki beni harekete geçiren güç nedir? İnsanoğlunu harekete geçiren iki temel güdü vardır. Bunlardan birincisi acı verici bir durumdan kaçınmak diğeri ise haz almak için harekete geçmek. Yani acıdan kaçıp hazza ulaşmak kişiyi harekete geçirir.

Sürekli ertelediğiniz bir işe başlayabilmeniz için yaptığınız işten haz almanız gerekiyor veya diğer bir harekete geçiren güdü, acıdan kaçmanız gerekiyor.

Ders çalışmak pek çoğumuz için haz veren bir durum değil acıdan kaçmak için ders çalışmak da içsel motivasyonumuzu sağlayacaktır. Peki ne demek acıdan kaçmak? Başarısız olmak veya sınıftan kalmak gibi olumsuz sonuçlardan kaçmak için harekete geçmek acıdan kaçınma motivasyonudur.

Aslında hayatımızdaki tercihlerinizi düşündüğünüzde bu durumu anlamanız daha kolay olacaktır ve sizi harekete geçiren güdünüzün hazza ulaşmak mı yoksa acıdan kaçınmak mı olduğunu anlayacaksınız.

Yani sizi harekete geçiren şey korkularınız, kaygılarımız mı yoksa haz duygunuz mu? Bazen başarısız olma korkusundan dolayı harekete geçmiyoruz bu duyguyla baş edemeyeceğimizden dolayı harekete geçemiyoruz. Bazende konfor alanımızdan çıkmak istemiyoruz bilinmeyen her şey bizi korkutur konfor alanımız huzur bulduğumuz alandır dolayısıyla konfor alanımızdan çıkmak bizi korkutacaktır.

Harekete geçmek bilinmeyen bi şey ile uğraşmaktır, bilinmeyen bir şey ile uğraşmaktansa hiç bir şey yapmadan bilinenen alanda kalmayı tercih edebiliriz. İnsanlar çeşitli hedefler belirlerler ve o hedefe ulaşmak isterler ancak bazen ya hedefler bir hayal olarak kalır, konfor alanından çıkıp hedeflerine giderken yolun başında bahaneler üreterek tekrar konfor alanına dönmek isteyebilirler ya da konfor alanından çıkıp yeni bir alana girerek hedeflerine doğru yol alırlar ki bu hiç kolay bir durum değildir.

Bizi bu şekilde yönlendiren bilinçaltımızdır çünkü bilinçaltı daima güvenli alanda ve risklerden uzak tutmak ister. Çoğu insan konfor alanından ya hiç çıkmazlar çıksalar bile bahaneler bulup tekrar güvenli alanlarında kalmayı tercih ederler. Örneğin çalıştıkları işlerinde daima şikayet eden insanlar vardır veya evliliği içerisinde eşinden şikayet eden insanlara rastlamışsınızdır. Daha yüksek statülü veya daha yüksek bir maaş teklifi hatta kendi işini kurma imkanı elde edebileceğini düşünün işinden şikayet etmesine rağmen çoğu insan konfor alanından çıkıp o yeni işi kabul etmeyecektir. O zaman ne yapacağız konfor alanını fark et ve konfor alanından çık çünkü bu bilinçaltının seni korumak için verdiği bir mücadeleden başka bişey değildir.

Çıkmayacaksan konfor alanından o zaman hayatından şikayet etme yani söylenmeyi bırakmalısın. Veya diğer harekete geçiren güdü hazza ulaşmak, yeni işindeki rahatlığı huzuru düşün hatta bu kilo verememe sorunu da olabilir, kilo verdiğin yani hedefine ulaştığındaki hazzı hayal et, hedefini görselleştir, zihnindeki zayıf görüntün sana ne hissettiriyor detaylı bir şekilde bunu düşünmeye başladıkça, hayal ettikçe harekete geçmeye başlayacaksın ve bu durum seni konfor alanından çıkaracaktır.
Konfor alanını fark ettiğin ve konfor alanından çıkabilecek cesareti gösterebildiğin bir hafta dilerim sevgilerimle