AYRILIKTAN ÖLMEZ İNSAN

Hiç kimse ayrılmak için bir ilişkiye başlamaz hatta ilişkinin başlarında masallarda olduğu gibi sonsuza kadar mutlu mesut yaşama hayalleri içindedir insan. İlişki ilerledikçe önceki haftalarda yazdığım yazılarda hormonlarının etkisinden bahsetmiştim, bu hormonlar normal sevilere iner ve azalan ilgi, sevgi hatta bir tarafın kendini değersiz hissetmesi veya hissettirilmesi ile ilişki biter. Böylece, ayrılık acısı ortaya çıkmaya başlar.

Aşk, güven, bağlanma, sevgi, saygı, yakınlık duygularının yaşanmasını sağlar. Her bireyin aşkı yaşama şekli farklı olduğu için acıyı yaşama biçimi de farklıdır. Aşkın tanımını yapmak öznel olmasından yani herksin aşkı farklı yaşamasından dolayı zordur haliyle aşk acısı da öznelliğinden dolayı tanımlanması da kişiden kiyse göre değişir.

Nedeni ne olursa olsun, ayrılık veya boşanma sürecinden geçmek çok zor olabilir hatta bazen yıpratıcı süreçlere yol açabilir. Elbette bu durum kişinin bağlanma süreci ile yakından ilişkidir. Burada bağlanma ile kastettiğim bağlanma kuramındaki bağlanma türleri ile romantik ilişki arasındaki bağdır. Ayrılık acısı bağlanmanın kopmasıdır. İnsanın yaşam boyu bebeklikten itibaren duygusal bağlar kurmaya ihtiyacı vardır ve bebeklikte kurulan duygusal bağlar romantik ilişkileri de etkiler. Bartholomew ve Shaver, çocuklukta kurulan bağlanma stillerinin yetişkinlikte de devam ettiğini ifade ediyor dolayısı ile eğer ki kişi güvenli bağlanma stiline sahipse yaşadığı aşk acısı da daha hafif bir süreçle atlatılabiliyor.

Hayat gibi aşk da içinde pek çok duyguyu barındırır. Hayattaki beklentilerini sorduğumda çoğu insan ‘mutlu olmak’ cevabını verir. Herkes mutlu olmak istiyor ve hepimizin hakkı ancak salt mutluluk diye bir şey söz konusu değil, çünkü pek çok duyguyu bir arada yaşıyoruz aşkta da öyle, sevgi, güven, kıskançlık, mutluluk, heyecan, korku ve daha pek çok duygu… Belki de bu duyguların içerisine en çok üzülmekten, acı çekmekten korkuyoruz. Aşk acısı veya ayrılık acısı yaşayan pek çok kişinin cümlesi ‘acı çekmek istemiyorum’ oluyor. Acı, üzüntü bunlarda aşka dahil hep pozitif duyguları yaşayamaz eğer ki hep pozitif duygularda kalırsak bir zaman sonra onlarda nötr hale gelecektir. Hayat tüm duyguları bir arda yaşadığında daha anlamlı olacaktır acı da buna dahil. Farkında bir yaşam sürmek tüm duyguları yaşabilme bilinci ile cesur olabilmektir. Elbette kimse ayrılık yaşamak veya aşk acısı çekmek istemez hatta bazen bu duygular yas sürecinden daha zorlayıcı geçebilir.

Ayrılık senden neyi alıp götürdü? Cevabın ne? Sıklıkla mutluluğumu veya yaşam enerjimi cevabı gelir. Mutsuz olmak üzgün hissetmek kadar doğal bir duygu olamaz. Önce ayrılığa ilişkin duygularını tanımla, sadece mutsuzluk diyemezsin çünkü onlarca duygu yaşıyorsun, duygularını tanımladıktan sonra bunları kabul et, bu duygular bazen günlerce, haftalarca hatta aylarca sürebilir bu duyguları yaşamana izin ver. Ayrılığı kabul etmek ve bu acıyla baş etmek söylediğim kadar kolay olmayabilir. Eğer ki ayrılık sürecinde kendinizi suçluyorsanız buna dair elinizde neler var veya karşı tarafı suçluyorsanız bu ilişki size neler öğretti bunları fark etmeye çalış. İlişkiye dair analizler yapma, bir sonraki ilişkinde nelerin olmasını istersin veya ilişkiden beklentin ne olmalı? Hiç kimse karşımıza sebepsiz yere çıkmadığına inananlardanım muhakkak güzel anlar biriktirmek veya bir şeyler öğrenmek için karşılaştığımızı düşünürüm. Peki son yaşadığın ilişkinde sen neler öğrendin?

Hiçbir duygu sonsuz kadar sürmüyor mutluluk dediğin şey bile can sıkıcı bir olayla veya durumla karşılaşana kadar, haliyle mutsuzluk hisside sonsuza kadar sürmeyecektir. Bir süre sonra azalacak bunu yaşamak için kendine zaman tanı eğer ki ayrılık sonrası, çökkün hissediyor ve uzun süredir bu duygudan çıkamıyorsan muhakkak bir uzmandan destek alabilirsin. Terapinin iyileştirici gücünü hafife almamanı önerebilirim.

Unutma ki her duygu zamanla hafifler ve her ilişki de aynı şekilde devam etmez hiç sorunsuz bir ilişki yaşamanı temenni edemeyeceğim çünkü böyle bir şey mümkün değil ancak yaşadığın her soruna çözüm bulabildiğiniz her zaman saygınızı koruyabildiğiniz bir birlikteliğin olmasını dilerim. Sevgilerimle…