Beden Algısı ve Cinsel Yaşam

Bedeninizi sevmenin cinsel hayatınızı etkilediğini biliyor musunuz?

Popüler kültür, sosyal çevreye ait normlar, algılayışlar ve realistik olmayan hedeflerin beden algısı üzerinde negatif bir etkisi olduğu gözlenmiştir. Bireyler, yaşadıkları toplumun belirlediği ideal beden ölçüsü tanımından, duygusal ve zihinsel olarak etkilenirler. Beğeni kazanan fiziki görünüme ait basmakalıp fikirler, bireyin zihninde “ideal beden imajı’’ algısının oluşumuna neden olur.

Beden algısı, zihinsel ve fiziksel değişimler ile ilgili olmakla beraber kişilerarası ilişkilerde edinilen tecrübelerle değişim ve gelişim göstermektedir (Norris ve Spelice, 2002; Özorhan, 2012).

Sosyo-kültürden etkilenen beden algısı, yaşam dönemlerine göre farklılaşmaktadır (Gümüşay, 2017, Erbil, 2012, Gillen&Markey, 2019). Çocuğun, kendisini başkalarından ayırt etmesi ile başlar ve yaşam boyu çeşitli faktörlerden etkilenerek, bu durumu benimsemesi ve içselleştirmesi ile devam eder (Tezcan, 2009). Bakım verenlerinin (ailesi) erken dönemlerde sevgisini, koşulsuz kabulünü hisseden çocuğun beden algısı pozitif yönlüdür (Kaya & Taştan, 2020). Çocuğun ilk deneyimi, kendisi ile ilgilenilmesine ve güven duygusunun oluşumuna bağlıdır. Güven duygusu, gereksinimlerin karşılanması sonucu çocukta olumlu “ben” kavramının gelişimini sağlar. (Velioğlu, Pektekin ve Şanlı, 1991).

Okul çağındaki çocuğun beden algısı, akran ilişkileri, cinsiyet rolünün belirlenmesi ve öğrenme becerilerinin gelişimi üzerine yoğunlaşmaktadır. 7-8 yaşlarında beden algısı ile ilgili olumsuz düşüncelerin oluşmasının nedenlerinden biri çocuğun, akranları ile sıkça karşılaştırılmasıdır. Bu dönemde çocuk beden sınırlarını net bir şekilde belirler (Polat, 2007).

Beden algısının oluşumunda ailenin etkilerine baktığımızda ise cinsiyete dayalı doğasına vurgu yapılmaktadır. Annelerin kızların beden algısı üzerinde, babaların da erkeklerin beden algısı üzerinde etkiye sahip olduğu belirtilmektedirler (Markey, Markey ve Schulz, 2012; McCabe ve Ricciardelli2005).

Ergenlik döneminde ise beden algısı akranlardan etkilenir ancak ergen için çevresindeki kişilerin değerlendirmeleri daha önemlidir, erişkinlikte de partnerlerden etkilendiği belirtilmektedir (Cash, 1990, McCabeLina & Ricciardelli, 2004).

Orta yetişkinlikten ileri yaşlara doğru bedenden beklentinin azalması ve kadınların menapozal problemlerinin ortadan kalkmasıyla birlikte beden algısı düzeyleri yükselmektedir (Goswami, 2013).

Kadın bedeni, erkek bedenine göre, toplum tarafından daha fazla irdelendiği için kadın, partnerlerinin gözündeki vücut fenomenleri hakkında daha bilinçlidir. Aynı zamanda kadınlarda, erkeklere oranla daha fazla bedensel yakınma olduğuna rastlanmıştır. Ayrıca erkekler kadınlara oranla partnerlerinin fiziki çekiciliklerine kadınlardan daha çok önem vermektedirler (Legenbauer, et al., 2009).

Olumsuz beden algısı, cinsel aktivite sıklığını, cinsel zevk ve tatmini engelleyebilmektedir. Bir kadının kendi bedeninden memnun olması cinsel aktivitede daha fazla özgüvenle sonuçlanabilmektedir. Objektif, “ideal” bir beden şekli, boyutu veya görünümü yoktur. Kadınların kendi bedenlerini olumsuz olarak algılaması-yorumlaması daha düşük cinsel aktivite ile ilişkilendirilmiştir. Bedenlerinden memnuniyetlerini ifade eden kadınlar, seks başlatma ve yeni cinsel davranışlar deneme olasılıklarının daha yüksek olduğunu, aynı zamanda daha sık cinsel aktivitede bulunduklarını bildirmişlerdir (Ackard ve diğerleri, 2000; Trapnell, Meston ve Gorzalka, 1997).

Kendini, bedenini sevmek, sadece cinsel hayatınızı etkilemekle kalmaz yaşamınızın pek çok yönünü etkiler dolayısıyla pek çok defa söylediğim gibi öncelikle kendini sevmeyi öğrenmelisin.

Güçlü, zayıf yönlerinin farkında olarak eksiklerin noksanlıklara rağmen kendini keşfedip sevebildiğin bir hafta dilerim. Sevgilerimle…,